Güzel bir Pazar günü oldu bugün, mutluyum! Hafta sonumu "çok az" çalışarak geçirmenin getirdiği bir dinlenmişlik haliyle az sonra yatağa atacağım kendimi ve yarın sabah da 1 Mayıs gününün tatil olduğunu bilerek sendromumu minimumda tutacağım. Hazır şimdi (yanında anahtar olmadığını bildiğim) kardeşimin eve gelmesini beklerken sizlere bugün yediğimi içtiğimi anlatayım da peşin peşin "
cıkcıkcık aslı o olmamış!"ları alayım. :))) Aslında siz demeseniz de olur haha ben bolca kendime diyorum bunu akşamüstünden bu yana!
Önce evdekilerle sonra da dışarıdakilerle yetinmem gerekti bugün yemek açısından. Dikkatli gittim denebilir aslında ama listemize neredeyse HİÇ uymadım. Ancak Mehtap'ın öğrettiklerini kendime rehber ettiğimi bilmenin getirdiği bir arsızlık var sanırım üzerimde ki eskiden utanırken artık hiç üzerinde durmuyorum korkarım. Sabah tartıya çıkıp da kilo vermediğimi görünce bunun acısı çıkacak biliyorum. :)
Sizleri bugün yaptığım (bana göre dehşet verici) yaramazlığa hazırlamak için önce anlatayım:
Sabah uykumu almış bir şekilde, benim için geç sayılabilecek bir saatte uyandım (08:30). Hemen limonlu suyumu içtim, biraz ardından kahvaltımı yaptım ve bir kahve keyfi yaptım balkonda sakin sakin sabah sabah. Saat 10:00'u gösterirken geceliği atıp spor kıyafetlerimi geçirdim üzerime ve nicedir özleştiğimiz Jillian'ımla bir level ter attım (bugün 2.level geldi içimden, neden bilmiyorum). Geniş vakitliliğin verdiği bir arsızlıkla uzun bir duş ve hemen ardından saç bakımı, cilt bakımı vs ile kendimi şımartıp bir kahve daha aldım ve ayaklarımı uzatıp bir yandan tv'ye baktım bir yandan da okumam ve analiz etmem gereken bazı raporlarla uğraştım. Bu arada önce ara öğün olarak kivilerim gitti mideye fakat sonrasında kahve tazelenince yanında
birden peydah olan petit beure ve çikolata da hapır hupur gitti valla (evet, bugün kahve konusunda çok çok çok yaramazca davrandım fakat göreceksiniz ki bu masum kalıyor sonra olanlar yanında!).
Derken öğle yemeği saati geldi. Dünden kalan salatadan yemeyi planlıyordum yanına ekmek katıp fakat bir önceki hafta sonu yaptığım ve bir porsiyondan az kalmış tavuğu ziyan olmaması için yedim ekmeğin yerine ve salatayı da daha az aldım tabağıma. Bu ikinci yaramazlığım oldu ama yine de idare ederdi. Ta ki...
Kardeşim ve arkadaşlarım geldiler ve akşamki maç öncesi havanın da güzel olmasından faydalanarak Cadde'ye inmemizin iyi bir fikir olacağına beni ikna ettiler. İndim. Gittik pek popüler bir kafemize oturduk ve havanın güzel olmasından, 20 kg vermiş olmanın getirdiği kendine güvenden ve açıkçası çok da özlemiş olmamdan kaynaklı olarak masaya istenen bir sürahi "smirnoff iced tea, portakallı"dan 2 bardak içiverdim! İçerken yanına gene masaya gelmiş tortilla çipsleri ve eşlikçisi guacamole'den götürdüm (onlarda insaflı kaldım) ve de bademden de tırtıklaya tırtıklaya 10 tane kadar yemiş oldum. Evet, yaramazlıklarım arasındaki dehşet verici olan buydu! Yaptım. Pişman olmadım maalesef. :)
Sürahideki şahane içeceğimiz, yanındaki boş bardak da benim bardağım. İşte bununla iki bardak içmiş oldum.
Akşam yemeğinden de eksik kalmadım! Nasılsa maça gideceğiz ve sonrasında yiyemeyeceğim diyerek diyet yemekler mönüsünden somon ve yarma buğdaylı mercimekli börülceli sıcak salatayı seçtim. Tamamını yedim. Çok lezizdi ama yahu, ne yağ vardı ne tuz ve ona rağmen çok güzeldi, söylemeye gerek bile yok ama müthiş de doyurucuydu tabii ki! Evde de olsam somon yiyecektim (dünden kalanı) o nedenle orada az bir sapma var.
105.gün
|
08:30
|
1 bardak limonlu sıcak su
|
09:00
|
1 dilim çavdar ekmeği
|
|
1 dilim beyaz peynir
|
|
3 yeşil zeytin
|
|
1 tatlı kaşığı bal + 1 ceviz
|
11:30
|
2 kivi
|
|
6 badem
|
12:30
|
2 parça bitter çikolata
|
|
2 petit beure bisküvi
|
13:45
|
kırmızı lahana salatası (cevizli,
kuşüzümlü, yeşil elmalı, nar ekşili)
|
|
|
soya soslu & soya filizli tavuk
kalça
|
16:00
|
2 bardak "vodkalı portakallı iced
tea"
|
|
1 yemek kaşığı guacamole
|
|
3 tortilla chips
|
|
10 adet badem
|
17:30
|
yağsız ızgara somon
|
|
yarma buğday, mercimek ve börülce
salatası
|
|
Oturduğumuz kafeden stada yürüdüm sonra grubumuzun yarısını da peşime takarak. 45 dk tempolu yürüyüş. Stadda bilmemkaç kat merdiven tırmandım. Maç sonrası da staddan minibüs caddesine (yukarı eğimli) bir 10 dk kadar yürüdüm ve günün hem egzersiz hem de yeme içme faslını kapadım.
Myfitnesspal'in dediğine göre yediklerim/içtiklerim ve egzersizlerim birbirini karşılamış. Ekside değilim. Bu iyi bir şey olsa gerek ama daha iyi olabilirdi tabii. Fakat günümün güzel geçmesi ve hiçbir şeyin aklımda kalmaması tabii ki değdi! :)
Herkese şahane bir hafta diliyorum, öpücükler!